5 Ekim 2012 Cuma

bir ölü bir yaralı var kalbinde -bölüm 5-


-bize artık müsade diye kalktık
burcu ile sarıldı
kadirle veda tokası yaptı
bana ise sadece görüşürüz dedi
gülümseyerek görüşürüz dedim.evet lan hem gülümseyip hem konuşabiliyordum
annesi ise bizimle tanışmış olmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade edip bizi yolcu etti
burcuyu evine bırakana kadar kendi aralarında konuştular
ben ise uzak kaldım sohbetlerine
kadirle de ayrılıp evime gittim
gittiğim ev aslında yalnız kalışımmış
yalnız kalışım da tuğbayı düşünüş
onu düşünmek ise kalbin tekrar tekrar mental orgazmı.....
kadir ertesi gün işi bitinceye kadar beni aramadı
akşam kız istemeden geldikten sonra
beni arayıp olan biteni anlattı ve yarın buluşalım sana anlatacaklarım var dedi
bende burcu ile alakalıdır diye pek sallamadım ve tamam dedim
kadirle bir dahaki buluşmamızda parmağında yüzük olan sözlü birisiydi artık
burcu kadiri aradı ve telefona beni istedi
-bak selim akşam çıkacak mışsınız bizde misafirler olduğu  için gelemiyecem.
lütfen alkollü binmeyin arabaya.bana tuğbanın yaşadıklarını yaşatma lütfen dedi
-tamam burcu merak etme sen deyip telefonu kapatarak
-lan akşam dışarı mı çıkıyoruz dedim
-evet izin aldım sözlümden sana içkiyi ben ısmarlayacam o kadar yardım ettin bana dedi
iyi lan tamam deyip eve giderek üstümü değiştirdim
gece buluştuk ve bir bar a gittik
konu burcudan başladı ve kafamız güzelleşmeye başlayınca
birden tuğbaya geçti
-olm aşık oldum lan ben kıza ama şansa bak ki kızın psikoloji gidik kimseyle de çıkmaz bu dedim
-o da seni sormuş dedi
-hadi lan dedim.sevindim amk
-ne sormuş olm anlatsana diye üsteledim
-ya ne dicek bu kim falan demiş işte dedi
-burcu ne demiş dedim
-ya anlatmış işte arkadaşım olduğunu
-olm karı gibi yarım ağızla anlatma şunu dedim
-burcu senin hakkında hep iyi şeyler söylemiş bize yaptıklarından dolayı herhalde yoksa yapmazdı dedi kadir
birden yine heyecanlandım
kendi kendime düşünmeye devam ettim
ulan o kızla ben olur mu
olursa nasıl olur
kız beni de ölen sevgilisi gibi sever mi
önce sever sonra sorunlar devam ettiği için bırakır mı
ben bu kızdan da diğerleri gibi sıkılır mıyım diye milyonlarca şey düşünmeye başladım kendi kendime

ben bunları düşünürken iki tane kızın bizim masayı dikkatlice izlediğini gördüm
tabi gözler radar hemen durumun farkına vardım ve kadire işaret ettim kızları
-olm hayatta olmaz beni karıştırma dedi
-yanımda dur yeter dedim
-amk 1 dk önce ne diyon şimdi ne yapıyon,ben yokum aga dedi
-gelmezsen gelme amk dedim
her zaman ki gibi
eğer bana bakan kız görürsem birden götüm kalkar ve daha rahat hareket ederim
yeter ki kızın bana hafiften yamulduğunu hissedeyim çok rahat davranırım
yanaştım kızların yanına
görseniz artislikler
kendime özgüven
herşey hazır
-bakar mısınız dedim
ama herzaman olduğu gibi genel bir sorun var
eğer ikili bir kız grubu varsa
hangisini seçeyim sorunu ile karşı karşıya kalıyorum hep
-gelmese şaşardım dedi bir tanesi kızın
bak bak kevaşeye bak belli yol yolcusu olduğu
gülüşmeler kendi aralarında
-bakmıyor musunuz dedim
ortam yumuşasında konuya geçeyim diye
-bakmıyoruz dedi diğer kız
-pardon şaşı olduğunuzu bilmiyordum deyip yanlarından ayrıldım.
az önce bariz bakıyor olmalarına koyduğum bu laf üzerine orda öylece oturup kaldılar
ama altta kalacak kıza benzemiyorlardı
ben yerime geçtim
-noldu lan aut a mı çıktı dedi kadir.ayarlayamadın mı manasında
-siktir et olm tuğba varken yapamam böyle bişey dedim
pek inanmışa benzemiyordu kadir
biraz daha ottan boktan konuşurken
kızlara bakmamaya çok büyük özen gösterişim sayesinde
daha cool bir görüntü elde etmiş olacağım ki
kızlar bizim masaya geldi
-bakar mısınız dedi
-bişeyler olucaksa hiç yorulmayalım evime gidelim kızlar dedim
-senin ki hızlı çıktı dedi kızın birisi
-ooo seçimler de yapılmış.e hadi geç kalıyoruz sexim de gelmişti iyi oldu dedim
sırf az önce beni kadirin yanında rezil ettikleri için bu kadar ağır konuşuyordum
onlar bizim masamızda olduğu için güvenliklere şikayet etmeleri de söz konusu değildi
kızlar hala gitmediğine veya bana kızmadıklarına göre
-bu da kadir uzat olm elini hanımlara dedim.pipisinin gösterilmesi istenen oğlummuş gibi
kadir sadece parmağını yukarı kaldırıp nişan yüzüğünü gösterdi ve
-aynısından arkadaşta var ama alerjisi olduğu için kullanmıyor bilginize kızlar dedi
bu aynı zamanda kızları siktir ediş anlamına geliyordu ki
mis gibi hatunları kaçırmış olduk
ama bazen kızları lafla sikmek daha çok orgazm edebiliyordu beni
özellikle götleri fazlaca kalkmış olan kızları


o gece burcuya söz verdiğim gibi arabaya binmedim ve bindirmedim
sağ salim teslim ettim sözlüsünü
ama artık burcuyu her görüşümde
tuğbadan haber var mı ,nasıl ,napıyor ,iyi miymiş diye sormaya başladım
öyle ki bazen esprisine
masada otururken
haber var mı tuğbadan deyip
hayır yok deyince
5 dk sonra hala yok mu demeye başladım
ama hiç haber yoktu sadece ilk başta sormuş
sonra hiç merak etmediği için
ben burcu benim hakkımda yanlış bişey mi söyledi acaba diye düşünmeye başlamıştım.
burcudan defalarca telefon numarasını istedim
ama al sana numarası dese bile ne yazacağımı veya arayınca ne konuşacağımı bilmiyordum ki vermedi zaten
*ben ki kız ayarlama teknikleri konusunda oldukça tecrübeli birisi,bir kıza selam vermeye bile utanıyordum

tuğbayı düşünmek bana şirkette zamanın hızlı geçmesine yardımcı oldu
arasıra okula gidip son iki tane kalmış dersten bir tanesini de hallettikten sonra
okulu bitirmem için bir ders kalmıştı


zaman geçerken evdeki eksikler listesi benim tahmin ettiğimden daha fazla çıktığı için bazılarını kredi kartları ile aldım
kadir ve burcuya yaptığım harcamalarla kredi kartı limitlerim dolmuş
peder beye gitmiş
beni yanına çağırdı
-kredi kartlarını masaya bırak,dedi yüzüme bile bakmadan
-baba ev için kullandım biliyorsun yeni taşındığımı ihtiyaçlarım için harcadım dedim
-eve geçmeyi isteyen sendin eğer ihtiyacın oluyorsa bunu maddi durumun imkanlarında yapmayı öğrenmelisin.limiti dolmuş bir kredi kartı istemiyorum.
bu ay maaşını kullan sadece ,,önümüzdeki ay gelir alırsın kredi kartlarını geri dedi
ulan dedim durup dururken bunu neden yapıyor ki
normalde hiç karışmaz her ay takır takır öderdi amk
zaten artık sabahları da kaldırmıyorlar
hadi işe geç kalıcan demiyorlardı telefonla arayıp
herhalde onları bırakıp yeni eve geçmeme üzüldüler de bana ders vermeye çalışıyorlar diye ses çıkarmadım
bu arada eve geçeli beri onları ziyaretsizliğimden dolayı da bu tepkiyi veriyor olabilirlerdi
zaten maaş fazlası ile yeterdi amk alacaklarımın hepsini almıştım ev için

burcudan bir şekilde tuğbanın telefon numarasını bana vermesini istedim
-ben bir ağzını arayayım önce akşam yanına gidecem dedi
ben ,burcu ve tuğba buluşmasından çıkıcak sonucu merakla beklerken
kadirle evde maç izliyordum
gece sonunda kadir burcuyu aradı ve ben telefonu elinden alarak çok heyecanlı şekilde
-ne dedi dedim
burcu başladı tuğba ile konuştuklarını anlatmaya
-uzun uzun konuştuk,pek keyfi yoktu her zaman ki gibi.telefon numaranı istiyor bile diyemedim.çünkü ben artık kimseyi sevemem dedi benim yeni brini
bulsan daha kolay unutursun teklifime..
o yüzden sormadım.acaba bişey der mi diye selim de kadirle beraber maç izliyor diye konunu açtım ama
pek ilgilenmedi.iyi dedi sadece,,
evde oturmak seni daha çok yalnız hissettirir arasıra çağırsam bizimle gelmez misin bişeyler yemeye içmeye sinemaya falan dedim
canım hiç bişey yapmak istemiyor dedi,sonra benim hatrım için falan dedim bakarız ama kadirle seni rahatsız edip keyfinizi kaçırmak istemiyorum dedi
selim de var böyle düşünme dedim,
kızgın bir şekilde
sen selimi bana ayarlamaya mı çalışıyorsun burcu? diye soruncada bocaladım biraz ve
yok canım ya selim senin sandığın gibi sana asılmaz o da biliyor durumunu çok üzülmüş onun da en sevdiği arkadaşı kadir olduğu için bizimle oluyor işte
hem onun kız arkadaşı var dedim dedi
-ne dedin ne dedin dedim burcuya oldukça şaşırarak biraz da kızarak
-ya ne yapayım kız ona ayarlamaya çalıştığımı düşününce kendimi kötü hissettim onun üzüntüsünü paylaşamıyormuşum gibi hissettim o yüzden yalan söyledim.dedi
-ohooo yattı bizim iş o zaman dedim
-yatsın zaten selim bu kız gerçekten  hala çok seviyor seni mutlu edemez dedi
-haklısın o zaman iyi olmuş dedim
dedim demesine ama içimden de çok üzülüyor ve hala umut olmasını deliler gibi istiyordum
sadece bir umut bile sevindiriyor mutlu ediyordu beni
günler böyle geçerken okulda geçmem gereken bir tane ders kalmıştı
bu dersi geçebilmem için hocanın benden istediği ise
24 sAat istanbul konu başlıklı fotoğraf ve çizim çalışması
bu çalışma ilk bakışta size git sabah öğle akşam sağda solda iki üç tane resim çek
 şeklinde görülebilir ama
çekimler profosyonel ve çekilen resmin hikayesinin olması gereken cinsten olacağı için çok uzun bir zamanımı alacaktı
zaten daha önce yaptıklarımın hiçbirisini beğenmiyordu
amk 24 saat istanbul deyince güneş doğması batması falan çekiyordum bende nerden bileyim herifin
ne çeşit bir pezevenk olduğunu
-istediğim çalışma gelmezse geçirmem selim haberin olsun dedi
-hocam onca yılın hatrı var ne güzel eğitimleştik beraber ne gerek var bunlara dedim
-selim git kare yakalamaya başla bence dedi
adam açık ve ne o çalışma gelicek diyor amk
önceki dönemlerde yaptıklarını araştırdım
fotoğrafçılara gidip fikir aldım
yine bir çalışma hazırladım  
hocadan başka herkes beğendi
hoca geçer notun bir puan eksiğini verdi
-birşey eksik bunda diyor
tabi böyle yapmasının bir sebebide var
bizim bir alt derse giren bir kıza
senin nü resimlerini çekmek istiyorum demem.bu durumu kızın hocaya aktarması
bu kızın hocanın en sevdiği öğrencisi çıkması
ve hocanın benim fotoğrafçılığı sadece karı kız ayarlamak için seçtiğimi düşünmesi
buna benim artis hallerim de eklenince hocayla yıldız barışını bir türlü sağlayamamıştık
ben bu ibne beni geçirmeyecek diye artık vazgeçmiştim

 bu durumu paylaştığım kişiler okuldaki bir kaç arkadaşım haricinde tabiki kadir ve burcuydu
onlar da yardımcı olmaya çalıştılar onların da elinden gelebilecek bişey yoktu
ben bu proje ile o kadar çok uğraştım ki işe gitmez
annemi ziyaret etmez oldum
uzunca bir süre geçince de annemin yanına gittim
içeri girer girmez
annemde haller hareketler değişik bana karşı
-anne hayırdır
-biz sana o evi bizden uzaklaş diye mi aldık deyip başladı ağlamaya
-bir ders kaldı anne onunla uğraşıyorum desemde kadını bir türlü inandıramadım çünkü onlara göre ben dersle uğraşacak adam değildim
vay efendim ben başlarda böyle yapıyorsam ileride hiç gelmezmişim
yok efendim benim çocuğum olunca çocuklarımı annemin yanına da getirmez mişim
vay ben ne vefasız ne kıymet bilmez mişim
-ya anne yapma etme derken peder bey girdi içeriye
selam yok direk içeri geçti
yanımıza oturdu
annem ağlamanın son evrelerinde
-nerdesin selim bey işe de gelmiyorsunuz artık dedi
-bir dersim kaldı onunla uğraşıyordum dedim
-şimdi niye geldin paran mı bitti dedi
bak lan lafa bak amk
bir baba oğluna bunu der mi
benim gibi bir pezevenge denir tabi ama genel olarak denmeyeceği için
ve laf olarak altta kalmayı pek hazetmediğim için
-yok babamı görmeye gelmiştim ama ben hep yanlış geliyorum galiba dedim
peki bir babaya böyle söylenir mi
söylenmezmiş
-ne demek istiyon lan sen diye lafa girişinden anladım söylenmeyeceğini
bende farkettim ama geç olmuştu biraz
annem kudurdu
-ben orospu muyum sen nasıl konuşuyorsun babanla diye ki annemi hiç o kadar sinirli görmemiştim
ama anne veya ama baba bile dedirtmediler bana
direk kapı dışarı
hemde peder beyin meriem ablayı çağırıp
-bu gence kapıyı göster.bundan sonra pişmanlığımdır kendisi haberi olsun diyerek.
hay amk yine siktir edilmiştim ama bu defa geri çağıracaklarından pek emin değildim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder