29 Eylül 2012 Cumartesi

adını ne koysam 2


** rahatlamıştım
   bunda zeynebin medeni cesareti de çok etkiliydi
   okulun kafesinde bir arkadaşla
   otururken benim manyak geldi memleketli kız
   oturdu yanıma anlatıyor
   şaşırtıcıydı
   önceleri hiç selam bile vermeyen kız şimdi yanıma geliyor
   karşıma geçiyor
   bana hayata dair fikirlerini anlatıyor ve ben buna anlam veremiyordum
   aklıma gelen
   gülçinle beraber olduğumu bildiği için ona bir erkek gözüyle bakmayacağımı düşünüp
   yalnız kalışını da benimle harcamak olarak değerlendirile bilirdi
   ama bu yanıma gelip oturmaları
   yürürken yanımda yürümeleri
   naber nasılsın iyi akşamlar
   okula gelecek misin
   nerdesin soruları artmaya başladı
   gülçinle olduğum zamanlar attığı mesajlar dolayısı ile sıkıntı duyuyor olsam da
   gülçin yanımda iken de gelip sıradan arkadaşmış gibi muhabbet edişi
   gülçinin şüphelenmesini engelliyordu
   ben böyle yapmasında ki amacı çözmeye meyil etmişken
   ulan acaba beni kıskandı
   beni gülçinden ayırıp kendisine mi istiyor diye bile düşünmeye başlamışken
   ortak arkadaşlarla bir ortamda iken bir çocuğun
   gayet efendi bir şekilde
 **  -iki tane kızla çıkması zor olmuyor mu demesi ile bazı şeyler şekillenmeye başladı
   -iki tane derken anlamadım ne demek istediğini dedim
   -birisi az önce ayrıldığın öteki de okulda hergün görüştüğün dedi
   gülçin ve sinsi memleketlim hakkında konuşuyordu
   ben çocuğun hangisi ile alakadar olduğunu anlamak için açık vermedim
   -hayır dedim zor değil
   -ama çok iyisin bir türlü inandıramadım senin gülçinle çıktığını kıza dedi
   -peki senin konuyla alakan ne arkadaşın dedim
   -bir aydır teklif ediyorum kabul etmedi dedi
   -benimle çıktığını sana kendisi mi söyledi dedim
   -evet çıkmıyor musunuz yoksa dedi
   -benim onlara karşı duygum yok ama onlar ne hissediyor bilemem.zaten olsa bi tane olurdu dedim
   böyle iddaalı konuşmam çocuğun pek hoşuna gitmemiş olsada
   kavga yapacak cinsten bir çocuğa benzemiyordu
   hiç birşey belli etmeden kızın tekrar bana gelmesini bekledim
   yine okulun kafesinde otururken kız yanıma gelip oturdu
   nasılsın iyi misin gülçinle aranız nasıl gibisinden gayet normal ve arkadaşça sorular sordu
   hiç birisini cevaplamadım
   çevreme baktığımda o çocuğu göremiyordum ama
   her an gelebilirdi çünkü tahminlerime göre sadece o çocuk etrafta iken benim yanıma geliyordu
   -amacın ne dedim
   -ne amacı dedi
   -niye burdasın dedim
   -konuşmak için dedi
   -önceden niye konuşmuyordun dedim
   -ne bilim ısınamamıştım galiba dedi
   -daha ne kadar devam edeceksin dedim
  ** -neye dedi
   -yalan söylemeye dedim
   -ne yalanı yaa dedi
   -dün gece dayak yedim senin yüzünden dedim
   -nee anlamadım kimden yedin dedi
   -benimle çıktığını söylediğin çocuktan dedim
   -nasıl yaa dedi
   -sadece dayakta değil gitmiş gülçine de anlatmış herşeyi gülçinle de ayrıldık senin yalanın yüzünden dedim
   -ayrılmazsınız ben konuşurum gülçinle bilmiyordum böyle olacağını kavga için de çok özür dilerim
off gerizekalı yaa bir türlü bırakmadı peşimi dedi
   -sen niye önce gelip bana söylemiyorsun böyle böyle oldu diye başka çözüm bulurduk ne olacak şimdi dedim
   -ben gider konuşurum onunla dedi
   -kimseyle konuşma yalan söyledim dayak yemedim gülçinle ayrılmadım.şimdi git o çocuğa herşeyi anlat dedim
   -anlamıyor ki onu istemediğimi dedi
   -bu yalanı söylemek zorunda kaldım de anlar dedim
   -tamam özür dilerim ben hallederim dedi
   -çok saçma halletme yöntemlerin var bunu da bil dedim
   bozuldu hem bana hem kendine kızdı gitti
   gülçinle buluşmalarımız devam ederken
   hiç bir haz almamaya başladım
   çünkü zaten baştan beri hoşlanmamıştım
   kafama bir kere onu istemiyorum fikri yerleştiği için
   zamanla bu fikir ondan kurtulmam gerektiği fikrine dönüşmeye başladı
   çünkü kız bana artık seni seviyorum u farklı şekillerde anlatamamaya başlamış
   aşkını ifade ederken karşılık vermediğim için üzülmeye başlamıştı
   ilk başlarda iyiydi hoştu
   abazan bir ünili için elle tutulur bişeydi
   ama kıza yaptığım aslında büyük haksızlıktı
   birden terkedemezdim
   ben senden hiç hoşlanmadım diyemezdim
   geçen onca zamanı hiçe saymak onu üzer ve mutlu olmasını istediğim için gelecek ilişkilerinde
   onu güvensizliğe iterdi
   onu üzmeden bu ilişkiden kurtulmak için
   arkadaşlarımdan bile yardım aldım
   fikirleri uçuktu arkadaşların
   bazıları
   olm bi orospu çağıralım sonra buna haber verelim seni orospuyla aynı yatakta yakalasın olay tamamdır derken
   bazıları
   bir gay olduğunu söyle diyerek dalga geçti
   her ne kadar onlar
   mal mısın olm ne var işte mis gibi ssevgili en azından istediğin zaman bir kız var elinde yoksa sadece elinle kalırsın desede
   ben ayrılık için kesin kararlıydım
   **düşünüp taşındıktan sonra çekilmez bir sevgili olarak
   beni yanlış tanımış olduğunu düşünmesine sebeb olacak şeyler yapmaya başladım
   kıyafetten başlayıp
   bunu giyme
   bu ne her tarafın meydanda gibi eleştirilerime
   kızıyor olsada giymek için ısrar etmiyordu
   o yanımda iken başkaları ile mesajlaşıp o kim sorusuna
   abartıyorsun ama istersen telefonu sana vereyimde şüphe kalmasın aklında gibi ters çıkışlar yapıp
   kimle mesajlaştığımı söylemiyor onu şüphelendiriyordum
   oysa mesajlaştığım kişiler parmağımı yorduğuma değmeyecek kişilerdi
   bunu da sineye çekip özür dilerim özgürlüğüne engel oluyorum a bağladı
   örgürlükten laf açılınca
   bana gösterdiği saygıyı ben ona göstermeyerek
   sürekli nerdesin
   kim var yanında
   oraya gitme
   niye bana haber vermiyorsun baskısını da yaptım
   ama her gittiği yerin mesajını atmaya başlayınca bu da işe yaramadı
   ondan kurtulma çabalarımın karşılıksız kalışı sırasında
   farkettim ki ben gülçini yanlış tanımışım  
   kız iyiymiş de ben anlayamamışım
   her dediğimi yapmaya başlayınca
   türk kızlarının hanzoları da sevebiliyor oluşunu yadırgamamaya başladım
   soğuk davranmaya çalıştığım zamanların birinde
   eve geldi
   odama geçtik
   ben istemedikçe o dokundu
   o dokundukça ben naz yaptım
   ama böyle çok zevkli olduğu için
   kendimden yavaş yavaş geçmeye başladım
   öptüm elledim derken
   daha önce hiç istemediğim bişeyi istedim
  ** -seni istiyorum dedim
   bunu duyunca
   gitmem lazım diyerek evden çıktı
   yarım saat sonra mesaj geldi
   -bunu yapamam affet dedi
   tamam amk bakire bu ondan diyor diye düşünüp
   -sorun değil kusura bakma tutamadım kendimi dedim
   pek mesajlaşmadan geceyi bitirdik
   aslında hoşuma gitmişti bakire oluşu
   ama ertesi günlerde
   eski erkek arkadaşından laf açmaya başladı
   normalde hiç konuşmayı sevmezdi onun hakkından
   3 4 güne yayarak nasıl aldatıldığını
   ne yeminlerle ona güvendiğini anlattı
   üzüldüm tabi bende onu üzmek istemiyordum çünkü
   onu teselli ederken
   -amacının ne olduğunu anlayamamışım dedikten sonra ağlamaya başlaması
   lan ne oluyor dedirtti
   -amacı neymiş dedim
   söylemedi
   uzun zorlamalar sürekli sormalar anlat artık şunularla
   anladım ki
   gülçin eski erkek arkadaşı ile yatmış
   hemde defalarca
   o gece benimle yatmak istemeyişinin sebebi de
   benim onun bakire olmadığını anlayıp vereceğim tepkiden korkusuymuş
   öyle ya son zamanlarda hayli ayılaşmıştım ona karşı
  ** fake çıkışlar yaptım
   vay sen bana bunu neden önceden söylemezsin
   vay senin namuslu olduğuna güvenmiştim
   sana inanmıştım
   neden eski defterleri açmadığın şimdi anladım
   başka neler var bilmem gereken
   gibi onu aşşağılayıcı ve durumdan oldukça hoşnutsuz oluşumu oldukça iyi bir rolle oynadım
   oysa bananeydi
   ben kızı sevmiyordum
   ve onunla bir gelecek hiç düşünmemiştim
   yani karım olmayacak kişinin bekareti benim için bir avantaj bile sayılırdı cinsel yönden
   tüm bu konuşmaların üzerine vicdanım sızlıyor olarak olsa da
   -zaman kaybetmeyelim gülçin birbirimizle diyerek ondan ayrıldım
   o ayrılamayışını
   bunun ona acı verdiğini
   üzüldüğünü
   geçmişine isyan ettiğini
   keşke o hatayı yapmamış olmayı dilediğini
   -lütfen en azından arkadaş kalalım yalvarışı ile açığa çıkardı
   ben her ne kadar
   -bak gülçin ilerde başka birisi ile çıkarım daha çok üzülürsün diye olmaz desemde onun
   -senin mutluluğunu her zaman isterim arabeski üzerine kabul ettim
   artık zeynep eski erkek arkadaşında
   gülçin arkadaşım olarak
   ve yalancı ile olan ilişkilerim tamamen bitmiş
   ilk üniversite senem gibi sap kalmıştım
   bu zamada erkek arkadaşlarla takılıp
   derslere çalışıp
   zamanı geçiriyordum
   ama yeni bir kıza asılmaktan korkuyordum
   zira gülçinin hala üzülmesinden korkuyordum
 **  yine okulu kayıpsız bitirip yaz ayına geçtim
   çalışmama isteğindeydim
   ama evde iken zamanın da geçmiyor oluşu
   memlekette yapılabilecek şeylerin sınırlı oluşu
   ve paranın kışları  hayatın süper geçmesine engel oluşu yüzünden çalışmaya başladım
   beni kendi memleketlerine tatil amaçlı çağıran arkadaşları maalesef kırmak zorunda kalıyordum
   yeni yılı beklerken
   üzücü bir trafik kazası ile bizim yalancının babası vefat etti
   çalıştığı devlet kurumundan ailesine bağlanan maaş onun okul masraflarına yetse bile aile için yetersizdi
   zira abisi evlilik hazırlığı yapıyordu
   o da çalışıyordu ama 800tl ye
   vefat sonrası yalancıyı affettim kelimesini kullanmadan teselli etmeye bende başladım
   annesini yine bir devlet kurumunda hademe olarak işe aldılar
   bu onları maddi yönde toparlamak için yeterli gözüksede
   yine de zorlaşmış bir hayatları vardı
   babam beni karşısına alıp
   olm bu kız bize emanet sayılır dedi
   aslında amcası dayısı var elbet bakarlar onlara ama sonuçta aynı okulda okuyorsunuz
   göz kulak olman lazım
   bende aylık 100 liranı buna vericem ona göre dedi
   buna gerekçe olarak da
   sen harcarken onun parasının olmayışı senin vicdanını sızlatmaz mı oldu
   babam kararlı olduğu için bişey demedim
   okula gittik
   babam parayı anneme annem onun annesine onun annesi de ona olarak verirken   
   ufak bir yalanla tüm bunları yoluna koydu peder
   -rahmetliye borcum vardı
  ** 3. sene okula gittiğimde herşey daha farklıydı
   ilk sene eve çıkışımı sağlayan kuzenin okulu bitmişti
   az kişi kaldığımız için kira ve elektrik masrafları yüzünden yeni kişiler bulmamız lazımdı
   zor olmadı
   eve aldıklarımızın tek yapmaları gereken şey ailelerini kandırmaktı
   ama zaten para istemek için ailesini sürekli kandıran öğrenciler için pek te zor bişey sayılmazdı
   yeni çevreler ediniyor
   entel dantellerin kendileri adına değil de bilim adamları veya
   ünlü düşünürler adına konuştuklarını görüyor
   çoğu zaman ne diyor lan bu amk oğlu diyor
   sıkılıyordum
   real olamayışları
   hayatı doğaçlama yaşamak yerine
   kimlik kayıplarında kişilik arayanlarla dolu ortamın içine düşmüştüm
   ev arkadaşıydı ve onu getirme bunu getirme diyemiyordum
   bir tatsızlık olması
   tüm bulaşık ev işleri alışveriş gibi konularda gerginliğe sebeb olabiliyordu
   bizim yetim yalancıyı teselli ve gerçek hayata dönüşüne yardımcı olacak konuşmalarım
   onu başka şeyler düşünmeye sevk edecek şeyler teklif edişim hiç bitmedi
   ben konu değişsin diye gülçinden ayrılışımı anlattığım sırada üzülüyor numarası yapıp
   gidenle gidilmez ölenle ölünmez felsefesini kelimelere dökerken
   şok edici bir sır öğrendim yalancıdan
   -gülçin senden ayrıldıktan 2 hafta sonra başkası ile çıkmaya başladı dedi
   -hala yalan söylüyorsun dedim
   -iyi ona bu kadar güveniyorsan kendisine sor dedi
   -nasıl başkası ile çıkar aynı apartta oturuyoruz haberim olurdu dedim
   -aman banane neye inanırsan inan dedi
   hafiften sinirlensem de pek üzülmedim
   bir yalan olma ihtimailine karşılık ve
   gülçinin yalan olması durumunda ben seni çok seviyorum sana yapar mıyım öyle şeyden
   bağlayarak tekrar benimle olma isteği ihtimalinden dolayı
   gülçine gidip hiç böyle bişey var mı diye sormadım
   -kendisi mi söyledi sana dedim
   -evet dedi
   -neden söylesin ki sana dedim
   -benim sana söyleyeceğimi biliyordu çünkü amacı senin kıskandırmaktı sanırım dedi
   -sen neden söyleyip kıskandırmadın madem dedin
   -sevmediğini biliyordum.kudursun diye söylemedim dedi
   -amacı beni kıskandırmak olsa başka şekilde gösterirdi çıktığını..ama sen neden şimdi söylüyorsun bunu dedim
   -şimdi söylüyorum çünkü hala çıkıyorlar ise demek ki sevmeye başlamıştır ve senin onların arasına girmeni istemiyorum dedi
   -sen kimden yanasın anlayamadım valla dedim
   -kimseden yana değilim medeni bir şekilde ayrıldınız gerek yok çocuk oyunlarına.senin onu sevdiğini bilsem elimden geleni yapardım zaten dedi
   sen neden kimse ile çıkmıyorsun diye soracak oldum ama babasının vefatının ardına bunu sormak yanlış olur diye vazgeçtim
 **2 3 hafta onunla konuşmalarımız devam etti
   kız arkadaşları ile buluşuyor
   ben ordayım
   burdayım diyor
   bazen beni de çağırıyor
   oturuyor konuşuyorduk
   aksilikleri hiç bitmiyordu
   tüm bunları birden kesmemize neden olan şey ise
   onun hiç huyu olmadığı halde mesaj yazmaya
   ve gelen mesajlara cevap vermeye başlaması ile oldu
   yanımda otururken bazen gülümseyerek
   bazen utanarak
   bazen şaşırarak telefonuna gelen mesajları cevaplıyordu
   anlaşılan oydu ki artık onun da bir sevgilisi vardı
   artık eskisi gibi nerdesin ne yapıyorsun yerine
   benim işim var haberin olsun demeye başlayınca
   yeni bir sevgilisi olduğu gerçeği gün yüzüne çıktı
   zamanla hayırdır dediğim zaman
   saklamadan
   bi çocuk var diyerek anlatmaya başladı bile
   hal böyle olunca onun hayatından çıkmanın
   yada daha az bağ kurmanın daha doğru olacağını düşünüp
   sadece o yazınca yazmaya başladım
   artık herşey boktandı
   eve kapanıyor
   **ev arkadaşlarından hiç haz almadığım
   muhabbetlerini lise seviyesinde bulduğum için
   odaya giriyor kafam alıncaya kadar ders çalışıyor
   tıkandığım noktada
   ofluyor pofluyor ama yapacak bişey bulamıyordum
   battaniyenin altından çıkmak beyoğlunda çıplak yürüme anlamına gelecek kadar kötüleşti durumum
   saç sakal modadan değil
   üşengeçlikten kendinden geçti
   tilkinin elinden kurtulmuş tavuğa döndüm resmen
   yemek yapmaktan bile üşenir olup
   hazır çorbayı kaynatmaya tenezzül etmiyordum
   tamam artık toparlanmam lazım dediğim anlarda bile
   toparlansam ne yapacam
   ders okul otobüs ev uyku
  bundan ibaretti herşey
  kızlarla konuşma çabalarım
  kendimi sıkıcı hissetmem sebebi ile sonlanıyor
  ulan eskiden ne konuşuyordum ben bu kızlarla diye
  benim ben olduğumdan şüpheleniyordum
  mesaj geldi
  -evde misin diye
  -evet dedim
  -tamam dedi
 ** niye sormuştu ki halbuki 2 hafta geçmişti
  kapı çaldı ev arkadaşı açtı
  zira ben geleceğini hiç düşünmemiştim
  gelen bizim yeni sevgilisi olan yalancıydı
  iyi ki doğdunla beraber odama girdi
  doğru lan benim doğum günümdü
  -nerden biliyorssun doğum günüm olduğunu dedim
  poşeti çıkardı
  bir hediye verdi
  bunu ablan gönderdi dedi
  sonra kendi hediyesini verdi
  bir kitap
  -okursun vaktin olunca dedi
  teşekkür ettim
  eee ne yapıyorsundan açılan muhabbet
  dersler konusuna girdi
  zaten bunalıyordum ve farklı bişeylerden bahsetmesi için dua ediyordum
  -ne zaman gideceksin dedi
  -nereye dedim
  -bayramda memlekete gitmeyecek misin dedi
  -haa bilmiyorum ki gidecem ama bilet almadım daha dedim
  -tamam beraber gideriz dedi
  aslında gitmek istemiyordum onunla
  ne de olsa erkek arkadaşı vardı ve yanlış anlaşılma olabilir di
  ama dur bi dakika lan hiç mesajlaşmadı o gece
  yoksa ayrılmışmıydı
  sormadım
  **işin açığı sanane demesinden korkuyordum
  iki gün sonra sana da alıyorum yer kalmayacak bilet parasını verirsin okulda deyince
  -al dedim
  okulda lafı unutulmuş
  -işin yoksa gel bizim okuldan çocuklar kafede çalacak bu gece hem biletini veririm dedi
  aslında gitmezdim ama
  bilet parasını verirsin lafından yola çıkarak
  ulan belki parası bitmiştir
  o gece eğlenmek istiyordur ama parası olmadığı için beni çağırıp bilet parasını istiyordur diye gittim
  -selam nabeeer tarzındaki entel geyiklerini merhaba ile karşılayıp
  bi kaç arkadaşı ile tanıştım
  bu çevre onun çevresiydi
  genelde yanında gördüğüm iki kız ile
  o kızlara yavşayan veya çoktan yavşama evresini başarı ile sonuçlandırmış erkekler vardı
  nedense ortamdan sıkıldım
  gitarcı çalıyor millet eşlik ediyor
  tam bende içimden kafa sallayarak mırıldanayım diyorum
  pat soru geliyor
  -siz hangi bölümde okuyorsunuz
  beni çok gerici olan bu tanışma
  ve ortamda tanımadığım kişilerin benden konuşuyor olmalarından duyduğum rahatsızlık yüzünden
  çok kısa cevaplarımı
  gülümseyerek süsleyip
  bende aynısını ona mı sorsam lan diye düşünüp kalıyordum
  ya ben çok öküzdüm
  yada racondan bi haberdim
  bana sordukları sorunun aynısı kendilerine sorulmuş gibi
  -bende şu bölümde okuyorum diyorlardı
  bana öylee mi demek düşünce
  sorman gerekiyormuş mal kelebek diye kendime kızıyordum
  bi kaç soru arkasına
 ** ortamın çenesi düşük olduğunu tahmin ettiğim kızı tarafından
  -zaten senin hakkında oldukça çok şey anlattı demesi ile
  bu cümlenin öznesinin bizim yetim memleketlim olduğunu anlamam
  buna bir tepki olarak yüzümün kızarması
  arada kalan bizim kızın
  suratının çenesi düşük olana dönmesi ve bir an sessizliğin yaşanması
  aynı anda gerçekleşti
  sonra bana dönüp
  bu kim diye sordular açıkladım kusura bakma dedi kulağıma yaklaşıp
  -ne açıkladın dedim
  -aman neyse boşver isteğin var mı?
  -ne isteği dedim
  sahneyi gösterdi
  -yok çalsınlar iyi bildiklerini işte karışmayayım ben dedim
  tam ortama alışmaya başlamıştım ki
  ayağa kalkan kişilerin dans etmeye başlayışı
  benim ve onun hızla oturan kişiler listesinde kalması
  nihayet masada yalnız kalışımızla
  ne yapacağını şaşırmış olan ben
  -bilete ne kadar verdin deme hödüklüğünü yaşattım kıza
  -bırak bileti hadi dans edelim dedi
  -şarkı bitecek boşver dedim
  o ayağa kalktı hadi dedi
  velhasıl dans etmeye başladığımızda
  niye herkes bize bakıyordu lan
  ordan bakınca çok mu sevgili gözüküyorduk
  kendini sanatçı sanan ama sesini de takdir ettiğim piç
  bir dans parçası daha çalarak
  benim 3 4 dakika mal mal dans edişime vesile oldu
  onun umrumda değildi dünya
  benimle dans ederken yanındaki arkadaşları ile konuşuyor
  şarkıyı mırıldanıyordu
  korkuluk muamelesi görüyor olsamda
  o mekanda olmamasına dua ettiğim kişiler kara listesinde
  1 numara gülçin
  2 numara bizim kızı bu kim lan diye sorgulayacak herhangi bir erkekti

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder